Meydandan kalan
rengi devşir
Devşir, bize de
efsaneler getir
Heykellerin:
büyüklüğünü ve çokluğunu
Çocukların:
çokluğunu ve büyüklüğünü
Ve konserlerle
mitingleri
Ve kadın boyasıyla
boyanmış evleri
O evlerin çay
içilmeyen sabahlarını
Getir bize
-mahrumiyetimizden değil-
Hayalleri
kaldıramıyor çünkü bazen dağlarımız
Çünkü dağlar
taşıyamadıklarıyla meşhurdur
Bilirsin
İnsan pek cahildir
Ben de biliyorum:
Bahanesi olmaz
hayallerin
Ama vardı dağların
bir bahanesi, göklerin ve yerin
Dehşetle
merakındayız bu yüzden
Neymiş kervanların
arzda gezinip durduğu?
Gökten başka
kimmiş gürültü neşreyleyen?
Tepeden tepeden
bakması betonların
Acaba hangi haklı
kibirden?
Benim kibrim, yeni
alıştığım bir imza gibidir içimde
Kıvrımlarının
tüm amatörlüğü kanıma karışmış
Yine de tutunamam
gözlerimden yukarı
Bahsedemem
yetmezliğinden bu yoz ahengin
Aşk gücenir hem
Hem ben ağlayamam
kalbim gücenir
Anlatamazsam dilim
gücenir
Anlam gücenir
anlatmazsam
Gücene gücene
gürleşir gözlerim
-bir çiçek
dalından koptu kopacak-
Çatlarken korneam,
dağlara akran olacak
Gözümün
kahvesinden fışkıracak cennet hayvanatı
Salınacağım
peygambersiz çayırlarına
Taşıyacak mı
bakalım kelimeler
Bir gemi gibi
asırlarca denizi
Bir iffet gibi
hazzın ablukasını
Bir iman gibi deve
bağırsaklarını
Taşıyacak mı
bakalım insan
Zalimliğine değecek ne varsa.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder