poetik gamların incelttiği
çığlıklar içindeyiz, tarumar.
hazımsızlıktan deşiyoruz toprağı
uzlaşımızda bir kuru kahkaha.
ovalardan çekilmiştik
patentini almak için ilahi buluşların
bir çiçeğin parfüm oluşu
ve ardından davete icabetimiz
hep bir ömre neler sığar telaşesi.
bir solgunluk anlatısı olmalı
şaşkınlıkların yıllandığı bir solgunluk
çünkü şaşırmak tescilidir masumiyetin
en kaotik duygularda dahi.
yoksa bu müfrez sadakatimiz
başımızı yasladığımız hatıralardan
başka ne bırakır? korkmuştuk elbet
alnımızın çatına doğru birikmekten.
hepimiz biliyorduk
o saklı sorgunun buruk tadını
bundandır ki
bir damlalık suyun yükünü hor görüp
ateşin verasetini zerk ederek kendimize
kamaşmış bir arsızlığı ruh edindik.
neye elimi atsam şimdi
bir sıkıntıdan başka bir sıkıntıya
kesiliyor biletler, oluveriyorum:
çıksam caddelere lastik gibi
çekilsem odalara darmaduman
kıyama mahcup
Allah'a unutkan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder